Kayıtlar

Eylül, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yeni Bir Okul Dönemi ve Çocukların Okula Uyum Süreci

Anaokuluna başlama hem aile hem de çocuk için çok önemli bir adımdır. Anaokuluna başlangıç aile için de çocuk için de zorlu bir süreç olabilmektedir. Bir tarafta ailesinden ayrılacak olmanın kaygısını yaşayan çocuk diğer tarafta ise çocukları için endişelenen aileler vardır ve bu aşamada çocukları hayatlarındaki bu değişikliğe nasıl uyum sağlayacakları konusunda hazırlamak önemlidir. Çocuklar anaokuluna başlayana kadar, ailesinin içinde kurmuş olduğu düzene ve iletişim biçimine alışkındır. Bu nedenle okula yeni başlayan çocuğun anne-babasından ayrılması kaynaklı düzenlerinde oluşan değişiklik karmaşık duygular hissetmesine neden olabilmektedir. Ailesi içinde tüm ilgi onda iken okulda sınıftaki çocuklardan biri olmaktadır. Evinde sadece dört-beş kişi ile iletişim kurarken okulda çok daha fazla kişiyle iletişim kurmak zorundadır. Aile düzenlerinde hem anne baba ve diğer kişilerin ilgisi onun üzerindeyken ve oyuncaklarının tek sahibi kendisi iken okulda öğretmenini ve oyuncaklarını pay...

Okul Öncesi Dönemde Motivasyonun Önemi

Motivasyon,  bir ihtiyacı gidermek için gerekli davranışları başlatan bir kuvvettir. Bireylerin ihtiyaçlarının tatminle sonuçlanacağı ortamı oluşturarak onların harekete geçmesini sağlar. Hiçbir nesne bir sebep olmadan kendi sabit durumundan hareketli duruma geçemez. O halde insanın da hareket edebilmesi, davranışta bulunması için, doğa yasası gereği, bir takım sebepler olmalıdır. Bu sebepler insanın içinden veya dışından gelen, bir dürtü, bir güdü, bir itme, bir uyarıcı veya uyarıcılar bütünü olabilir. Bizim yapmamız gereken çocuğa hayatı boyunca gerekli olacak içsel motivasyonu kazandırmaya çalışmaktır. Her zaman kendini mutlu edebilecek küçük sebepler bulmasına yol göstermek, her yeni güne mutlu uyanmasını sağlamak gibi. Yaşları ne olursa olsun tüm çocuklar ebeveynlerinden takdir ve motive edilmeyi beklerler. Bu beklenti bazen sözlere dökülebilir, bazen de dökülmez, çocuklar ne istediklerini açıkça söylemeyebilir veya zayıf olmadıklarını gösterebilmek adına, bu beklentiy...

Erken Çocukluk Döneminde Güvenli Bağlanma

Resim
Bağlılık ve bağımlılık birbirine çok yakın iki sözcük gibi görünse de ilişkilerde farklı ve hatta zıt (olumlu ve olumsuz) iki durumu anlatırlar. Bağlılık, ilişkide diğeriyle duygusal olarak yakınlaşabilmeyi ve paylaşabilmeyi, gereğinde karşılıklı destek alabilmeyi anlatır. Kurulan bağ ve yakınlık, her iki kişinin de kendisi olarak var olmasına izin verir. İlişkinin amacı yalnız kalmamak değil daha mutlu bir yaşam sürmektir. Böyle bir ilişki İki taraf için de besleyici ve geliştiricidir. Bağımlılık ise, yapışık olmak gibi sınırların iyi ayrılamadığı bir durumu anlatır. İlişkide bağımlı olan kişi, diğerinin varlığına her an ihtiyaç duyar. Kişi, yaşamı sürekli olarak diğerinin gölgesinde yaşar. Yalnız olma düşüncesi tehlikeli ve korkutucudur. Bakım veren kişi olmadan yaşayamayacağını düşünür. Bu ihtiyaçla giderek diğerine daha çok yapışır. Bağımlılık ne kadar fazlaysa yaşanan korkunun şiddeti de o kadar artar. Sağlıklı bir birey yetiştirebilmek i...

Oyun ve Çocuk

Resim
Oyun , belli bir amaca yönelik olan ya da olmayan, kurallı ya da kuralsız gerçekleştirilen fakat her durumda çocuğun isteyerek hoşlanarak yer aldığı, fiziksel, bilişsel, dil, duygusal ve sosyal gelişiminin temeli olan, gerçek yaşamın bir parçası ve etkin bir öğrenme sürecidir.    Oyunun çocuğun bedensel yeteneklerini geliştirmede, ruhsal durumunu anlamada, kişiliğinin olumlu yönde geliştirilmesinde etkin bir işlevi bulunmaktadır. Çocuk için oyun, eğlence, öğrenme ve gelişim kaynağıdır. Çünkü oyunun çocuğun üzerinde uyarıcı etkisi vardır ve bu uyarıcı gelişim alanlarını uyarır. Böylece çocuk farkında olmadan oynayarak tüm gelişimlerine katkı sağlamaktadır.    Çocuğun duyduklarını gördüklerini deneyip ve pekiştirdiği bir deney alanı olarak da tanımlanabilecek oyun çocukların çevresiyle ilişki kurmasına, duygu ve düşüncelerini yansıtmasına yarayan bir araçtır. Çocuk gelecek hayata hazırlayıcı  deneyimleri oyun aracılığı ile öğrenir. Oyun sırasında çeşit...

Zaman Yönetimi

Resim
 Yaşam şartlarının aileleri her geçen gün daha fazla zorlamasıyla birlikte anne-babaların çalışma yükleri de bununla doğru orantılı olarak artmaktadır. Bu da her zamankinden daha çok evden, çocuklarından uzak kalmalarına neden olmakta ve ebeveynlerde bir yetersizlik kaygısı oluşmaktadır. Bu kaygı çocuk tarafından anlaşıldığında her istediğini yaptırma olarak geri dönmektedir. Zamanla hareketleri kontrol edilemeyen çocuklarla iletişime geçmek daha da zor olmakta ve zaman zaman davranış bozuklukları görülmektedir.       Bu durumda anne – babaların en çok dikkat etmeleri gereken şey çocukla geçirilen zamanın kalitesidir. Yani süreden çok içerik önemlidir. Tüm gün yan yana bile olsanız eğer duygusal olarak iletişime geçemiyorsanız kaliteli ilişkiden bahsetmek pek mümkün değildir.  Çocukla zaman geçirirken sadece ona odaklanılmalı dış etkenlerle ilgilenilmemelidir. Ebeveyn tıpkı bir iş toplantısındaymış gibi sadece o ana ve çocuğuna odaklanmalıdır. ...