Yeni Bir Okul Dönemi ve Çocukların Okula Uyum Süreci

Anaokuluna başlama hem aile hem de çocuk için çok önemli bir adımdır. Anaokuluna başlangıç aile için de çocuk için de zorlu bir süreç olabilmektedir. Bir tarafta ailesinden ayrılacak olmanın kaygısını yaşayan çocuk diğer tarafta ise çocukları için endişelenen aileler vardır ve bu aşamada çocukları hayatlarındaki bu değişikliğe nasıl uyum sağlayacakları konusunda hazırlamak önemlidir.
Çocuklar anaokuluna başlayana kadar, ailesinin içinde kurmuş olduğu düzene ve iletişim biçimine alışkındır. Bu nedenle okula yeni başlayan çocuğun anne-babasından ayrılması kaynaklı düzenlerinde oluşan değişiklik karmaşık duygular hissetmesine neden olabilmektedir. Ailesi içinde tüm ilgi onda iken okulda sınıftaki çocuklardan biri olmaktadır. Evinde sadece dört-beş kişi ile iletişim kurarken okulda çok daha fazla kişiyle iletişim kurmak zorundadır. Aile düzenlerinde hem anne baba ve diğer kişilerin ilgisi onun üzerindeyken ve oyuncaklarının tek sahibi kendisi iken okulda öğretmenini ve oyuncaklarını paylaşmayı öğrenmelidir. Karşılaştıkları bu yeni  ortamda kaygı duymaları ve çeşitli davranış değişiklikleri göstermeleri oldukça doğaldır.
Ebeveynlerin hem kendileri hem de çocukları için bu durumu doğal bir süreç olarak görmeleri oldukça önemlidir. Anaokuluna başlarken yaşanan bu ayrılığın çocuğu olumsuz etkileyip etkilemeyeceği anne-babaların en çok aklına takılan sorudur. Çoğu zaman, çocukların okula yeni başladıklarında ya da tatil sonrası okulun ilk günlerinde ilk gün göz yaşları oldukça yaygın görülebilmektedir. Çocukların ağlaması kaygılanmayı gerektirmeyen, son derece normal bir tepkidir. Araştırmalar, okula yeni başlayan her beş çocuğun dördünün okulun ilk gününde sınıfta gerginlik yaşadıklarını göstermektedir. Fakat yaşanan bu ayrılık çocukta travma oluşturacak bir durum değil, olumlu bir gelişme olarak görülmektedir. Ebeveynlerinden ayrılmaları, sosyalleşme isteklerinin doğduğu bir döneme denk geldiği için tehdit ya da travmatik bir yaşantı oluşturmamaktadır.  O nedenle çocuğunuzu okula bırakırken vicdan azabı çekmeyip bunu onun iyiliği için yaptığınızı sık sık aklınıza getirmenizi tavsiye ediyoruz.
Çocuğun anaokuluna uyum sürecinde bilişsel ve davranışsal süreçler aşamalı olarak uygulanmalıdır.  *Bilişsel süreç; bu süreçte ailenin desteği önemli rol oynamaktadır. Okulun başladığı ilk günlerde ailenin çocuğu okul hakkında bilgilendirmesi ve ortam hakkında çocuğa cazip gelecek yorumlar yapması çocuğun kendisini daha rahat hissetmesine olanak sağlayacaktır. Aynı zamanda anne ve babaların çocuklar okuldan geldikten sonra okul ile ilgili sohbet etmeleri, söz aralarında kendi eski okul günlerinden çocukların hoşlarına gidecek anılarından bahsetmeleri, öğretmenleri ile ilişkileri ve kendi okul arkadaşları vb gibi anılarını paylaşmaları çocukların anne ve babalarının da aynı deneyimi önceden yaşadıklarına dair bilgi sahibi olmaları açısından uyum süreçlerini kolaylaştıracaktır.
Ana okuluna yeni başlanan süreçte çocuklar genel olarak ailelerinden ve ev düzenlerinden ayrılma sürecinin doğasını tam olarak anlayamayabilirler. Bu süreçte çocuklar genel olarak okulda tek kalma, eve gidememe, terk edilme gibi korkular yaşayabilirler. Bu süreçte ailelerin çocukları bu sürecin bir ayrılık olmadığına dair ikna etmeleri oldukça büyük bir önem taşımaktadır. *Davranışsal süreç; okula bazı çocuklar oldukça rahat bir şekilde adapte olurken bazı çocuklar ise evden okula gelmek için hazırlandıkları esnada kaygılanıp evden çıkmak istemeyebilirler. Bu esnada, okula gelmeden öncesinde çocukların sevdikleri aktiviteler ve oyunlar hakkında okulda kazanacağı deneyimler, arkadaşlarıyla geçirecekleri zaman konusunda konuşmak okulda geçireceği günler sonrasında hafta sonu aktiviteleri hakkında bilgi vermek ve zaman zaman ödüllendirmeler yapmak çocukların uyum süreçlerini kolaylaştıracaktır.
            Anaokuluna başlanan ilk süreçlerde iki farklı davranış kalıbı ortaya çıkabilmektedir. Bunlardan birincisi okula başladıkları ilk günlerde ortaya çıkabilmektedir. İçe kapanma, etkinliklere katılmak istememe gibi… Diğeri ise okula başlar başlamaz ortaya çıkmamakta genellikle ortalama olarak iki ay içerisinde kendini göstermektedir. Bir süre sonra onun da şiddetinde azalma görülür. Adaptasyon sürecinin yeniden başa sarması, kuralları olan ve paylaşmak zorunda olduğu ortama zaman zaman katılmak istememesi gibi… Bu süreçte her çocuğun yetiştiği aile ortamı farklı olduğundan ötürü aile ve çocuğu iyi tanıyıp çocuğa özgü alışma stili ile okulun rehberlik servisi ile iletişime geçmenizi öneriyoruz…
            Çocukların okula uyum sürecini zorlaştıran bazı ailevi etkenler de olabilmektedir. Örneğin; taşınma, oda değişikliği, bakıcı değişikliği, yeni bir kardeş vb. faktörler çocukların uyum sürecinin uzamasına neden olabilmektedir. Çocukların uyum sürecinde, anne ve babanın kararlı bir tutum sergilemesi oldukça önemlidir. Ailelerin kaygısı çocuklara çok etkin bir şekilde yansımaktadır. Okula alışma sürecinde annelerinden ayrılamayan çocukların ardında asıl olarak çocuklarından ayrılamayan anneler vardır. Bu sebepten ötürü, okulun kapısında dahi ebeveynlerin çocukların okulda kalmaları konusunda kararlı bir tutum sergilemeleri, okul saati bittikten sonra onları okuldan almaya gelecekleri veya evde onları bekleyen birilerinin olduğu gibi bilgileri vermeleri ve çocukların olası göz yaşlarına teslim olmamaları gerekmektedir.
            Çocuklar okula başladıkları ilk süreçlerde ailelerine duygusal baskıda bulunabilmektedirler. Kendi düzenlerinin değiştiği ve yeni bir ortama adapte olmaya çalıştıkları bu süreçte kendi alıştıkları düzenden kopmamak adına döktükleri gözyaşları ardından ailelerinin bu durumu onaylayıp okula göndermemeleri çocukların zihninde okula gitmek istemedikleri zamanlarda ağlama davranışının doğru bir adım olduğu düşüncesini canlandırır ve artık bu davranışı bir koz olarak kullanmaya başlayacaklardır. Bu açıdan okul ile işbirliği içerisinde olarak aile tarafından sergilenecek kararlı ve güven veren tutum çocuğun adaptasyon süreci konusunda oldukça önemli bir rol oynamaktadır.
Çocuklar okuldan eve döndüklerinde her iki ebeveynin de onunla geçireceği kaliteli zamanın önemi büyüktür. Onunla okuldaki deneyimleriyle ilgili sohbet etmek ve anlattıklarına fırsat vermenin ardından onun da okula olan ilgisini pekiştirmek adaptasyon sürecinde etkili olacaktır. Çocuklarınızla geçireceğiniz kaliteli zamanın ardından söz aralarında okula başlaması ile ilgili olumlu geri bildirimlerde bulunun ve çocuğunuza dair sabırlı olarak onun kimliğini kanıtlama sürecine katkıda bulunun.

            Okulda İlk Günler İçin Anne ve Babalara Öneriler;
·         Çocuğunuzu okulla ilgili bilgilendirin.
·         Her çocuk biriciktir, her çocuk eşsizdir. Bu açıdan, çocukların kendilerine özgü bir yapıları olduğunu unutmayın ve çocukların adaptasyon süreçlerini başka çocuklar ile kıyaslamayın.
·         Çocuklarınıza kendi okul deneyimlerinizle ilgili olumlu anılarınızı anlatarak okul hakkında pozitif bir imaj geliştirmelerine yardımcı olun.
·         Çocuğunuzun okuluna ve öğretmenine güven duyduğunuzu ona hissettirin.
·         Kararlı ve sakin olduğunuzu onlara hissettirin. Çünkü aksini hissederlerse endişelerinde haklı olduklarını düşünürler ve bu durum uyum sürecini zorlaştırabilir. Unutmamak gerekir ki, kaygı çocuk ve ebeveyn arasında bulaşıcıdır.
·         Vedalaşma süreçlerini çok uzun tutmayın.
·         Okula gitmek istemedikleri durumlarda sebeplerini dinleyin ve onları anladıklarınıza dair geri bildirimde bulunun.
·         Ağladıklarında onlardan ayrılmanız gerektiğini, okul çıkışında onu tam zamanında alacağınızı ya da servise binip eve geldiklerinde onları karşılayacak birilerinin olduğunu onlara kesin bir dille anlatın.
·         Annelerinden hiç ayrılmamış ya da aşırı koruyucu ailelerde büyüyen tek çocukların uyum süreçleri uzun olabileceğinden onları daha çok cesaretlendirilmeye ihtiyaçları olduğunu unutmayın.
·         Sizler aile olarak çocuğunuzun okulda güvende olacağına inanırsanız onun da buna inanması kolaylaşır. Dolayısıyla aklınıza takılan tüm soruları okul idaresi ile paylaşıp aklınızda soru kalmaması okula güvenmeniz ve çocuğunuzun da okula adapte olması açısından oldukça önemlidir.
·         Çocuğunuz okula uyum sürecinde sizi ne kadar zorlarsa zorlasın ‘böyle yapmaya devam edersen seni artık sevmeyeceğim’ gibi söylemlerde bulunarak çocuğunuza beslediğiniz sevginizi asla koşullandırmayın.
Anaokuluna başlamak, hem çocuk hem de aile için zorlu bir süreçtir. Böylesine önemli bir sürecin başında bu gibi sorunların yaşanması oldukça doğaldır. Ancak, bu durum okula başlayan her çocuğun sorun yaşayacağı anlamına gelmez; çocukların birçoğu da kayda değer zorlanmalar yaşamayabilir. Önceden de belirtildiği gibi her çocuğun kendine özgü bir yapısı ve yetiştirilme tarzı vardır. Ancak, bu süreçte sıkıntı yaşamanız durumunda bültendeki önerilerin sizler için faydalı olmasını umuyoruz.
Unutmayın ki, bu süreçte okul ile iş birliği içerisinde olmak ve çocuğunuzu anlamak sorunların daha kolay çözülmesi açısından önem arz eder. Aldığınız tüm önlemlere rağmen çocuğunuzun uyum sürecinde yaşadığı zorluklar olduğunda endişeleniyorsanız ya da daha fazla destek almaya ihtiyaç duyarsanız okulumuzun rehberlik servisinden yardım isteyebilirsiniz. Bizler, hem okul idaresi hem rehberlik servisi hem de tüm öğretmenlerimiz olarak çocuklarımızın adaptasyon sürecini en sorunsuz şekilde aşmalarıyla okula mutlu gelmeleri ve eve mutlu dönmeleri için onlara tüm olanakları sunuyoruz ve sizlerin de bu süreci atlatmaları konusunda sabırlı, kararlı ve bizler ile iş birliği içerisinde olmanızı öneriyoruz…

Yorumlar